2010-11-04

HAYIRLI EŞ



Hz. ismail (a.s.) büyüdü. Cürhümlülerden Arapça öğrendi. En çok sevilen bir genç oldu. Kendilerinden bir kadınla evlendirdiler. Bu sırada Hz. ismail'in annesi de vefat etti. Hz. Ibrâhîm (a.s.), Hz. ismail'in evlenmesinden sonra oraya gelip, bıraktığı hanımını ve oğlunu aradı. İsmail'i bulamadı.Hanımından İsmail'i sordu.

Kadın;"Rızkımızı tedârik etmek üzere (avlanmaya) gitti" dedi. Hz. Ibrâhîm, bu sefer geçimlerini, hâllerini sordu. Kadın:

"Hâlimiz fena, darlık ve sıkıntı içindeyiz!" diyerek şikâyetvâri konuştu. Hz. Ibrâhîm (a.s.),

"Kocan gelince, ona benden selâm söyle 'kapısının eşiğini değiştirsin' dedi.

Hz. ismâîl geldiği zaman, sanki bir şey görmüş gibiydi:

"Eve herhangi bir kimse geldi mi?" diye sordu. Kadın,
"Evet şu şu evsâfta(özelliklerde) bir ihtiyar geldi. Seni ve yaşayışımızı sordu. Ben de sıkıntı ve darlık içinde olduğumuzu söyledim" dedi. Hz. ismâîl:

"Sana bir tavsiyede bulundu mu?" dedi. Kadın,
"Evet! sana selâm söylememi ve kapının eşiğini değiştirmeni söyledi!" dedi. İsmâîl(a.s.):

"Bu babamdı. Senden ayrılmamı bana emretmiş. Haydi artık ailene git!" dedi ve hanımını boşadı.

Cürhümlülerden bir başka kadınla evlendi.Hz. ibrahim (a.s.), bilahâre tekrar görmeye geldi. Yine Hz. ismail'i evde bulamadı. Hanımının yanına gelip, Hz. İsmail'i sordu. Kadın:
"Maişetimizi tedârike itti!" dedi. Hz. Ibrâhîm,
"Hâliniz nasıldır?" diye sordu. Kadın:
"İyiyiz, hayır üzereyiz, bolluk içindeyiz" diye Allah'a hamd ve senada bulundu.
"Ne yiyorsunuz?" diye sordu. Kadın:
"Et yiyoruz!" dedi.
"Ne içiyorsunuz? diye sorunca da,
"Su!" dedi. Hz. ibrahim:
"Allah'ım, et ve suyu haklarında mübarek kıl!" diye duâ ediverdi.

Peygamber Efendimiz.(s.a.v.) buyurdu ki: "O gün onların hububatı yoktu. Eğer olsaydı Hz. İbrâhîm, hububatları için de duâ ediverirdi."

"Bu iki şey (et ve su) Mekke'den başka, hiçbir yerde Mekke'deki kadar sıhhata muvafık düşmez. (Bu, Hz. ibrahim'in duasının bir bereketi ve neticesidir)."

Hz. ibrâhîm (Hz. ismail'in hanımına) dedi ki:
"Kocana benden selâm söyle, kapısının eşiğini sabit tutsun."Hz. İsmâîl gelince (evde babasının kokusunu buldu ve)
"yanınıza bir uğrayan oldu mu?" diye sordu. Kadın,
"Evet, bize yaşlı bir adam geldi, kılık kıyafeti düzgündü!" dedi ve (ihtiyar hakkında) bir kısım övgülerden sonra:
"Benden seni ve yaşayışımızın nasıl olduğunu sordu, ben de hayır üzere olduğumuzu söyledim!" dedi. Hz. İsmâîl,
"Sana bir tavsiyede bulundu mu?" diye sordu. Kadın,
"Evet, sana selâm ediyor, kapının eşiğini sabit tutmanı emrediyor" dedi. Hz. ismâîl, "O, babamdı. Eşik de sensin; Seni tutmamı, evliliğimizin devamını emrediyor! dedi. (Buharî'den ihtisâren)

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Bu ay öne çıkanlar